Elbette yeni, farklı ama aslında doğru şeyleri sizlere anlatmak konusunda hiiiiç imtina etmiyorum sevgili okur. Ama acı olan  ne biliyor musunuz, böyle doğru beslenme çalışmalarını duymuyor olmamız. Ülke olarak bu konulara epeyce uzağız, uzak tutuluyoruz belki. Ama doğrular, gerçekler gizli kalmaz, mutlak suretle ortaya çıkar. Bu yazıda size Ketojenik diyet nedir ondan bahsedeceğim. Aslında onlarca yıldır birileri tarafından uygulanan ve düşük karbonhidrat, low carb olarak da bilinen ketojenik diyetin popüler olması 2013 yıllına denk geliyor. Biz ise son 6-7 aydır duyar olduk. Neden? Çünkü hala detoks sularının falan peşindeyiz. Neyse o ayrı konu.

Ketojenik Diyet Nedir?

Ketojenik diyet adını “keton”lardan alır. Temel prensibi, vücudun enerji kullanım sistemini glikojen (şeker) yerine yağa çevirmektir. Yani karbonhidrat alımı günlük beslenmemizin %5′ ini oluştururken, yağ ve protein alımı kalan yüzdeyi %75 yağlar, %20 protein olmak üzere paylaşır.

Kafa karıştırıcı mı geldi, durun kaçmayın, basitçe söylüyorum; bu beslenme tarzında biz yağlardan korkmuyor, un gördük mü kaçıyoruz sevgili okur. Ya olur mu öyle saçma şey, onlarca diyet ürün var, bütün diyet endüstrisi yağı azaltarak kurulmuş. Sen gelmiş bize burada yağ ye diyorsun. Diyorum çünkü diyet endüstrisi sizin kilo vermenizi  isteseydi, parayı nasıl kazanırdı acaba?

ketojenik diyet nedir: besin piramidi

 

Yağlı Mı Yiyoruz Yani, Yok Artık!

Var artık canım. Sağlıklı yağlar ile dolu olan ketojenik – düşük karbonhidrat diyetinin temel prensibi, karbonhidrat içeren herşeyi sınırlayarak, beslenme programımızı zeytinyağı gibi, balık yağı gibi ve tereyağı gibi yağlarla doldurmak üzerine kurulu. Bunun temel amacı ise yağların bizi karbonhidratlardan daha uzun süre tok tuttuğu gerçeği. Bu diyette bilim var sevgili okur, bilim kokan bir diyet yıllar sonra bilim adamları tarafından bağırılmaya başlanmış. Bir de hindistan cevizi yağı ve avakado nereden çıktı diye merak ediyorsanız, işte buradan!

Ketojenik diyet aslında kanser hastalarına uygulanan bir diyetmiş. Çünkü kanser hücreleri şekerli ortamı çok seviyor ve vücut enerji ihtiyacını şekerden karşıladığında daha da büyüyormuş. O nedenle kanser hastalarının şeker ile olan bağlantısı derhal kesiliyor ve aç kalmadan yaşayabilmeleri için kendilerine yağlı yiyecekler veriliyormuş. Yani aslında vücudumuz iki farklı enerji kaynağı ile de çalışabilmek üzere dizayn edilmiş: Şeker ve Yağ. Ketojenik diyetin amacı vücudu ketosis evresine sokmak. Ketosise giren vücud yağ yakmaya başlıyor. Bu yazıda ketojenik diyette ne yenir daha detaylı görebilirsiniz?

ketojenik diyet nedir:

Ketojenik Diyet Nedir: Bu Kısa Süreli Bir Diyet Mi?

Hayır değil, ketojenik diyet bir beslenme biçimi. Aslında antik çağlardan beri atalarımızın kullandıkları ama bizim modern çağda, endüstri oyunları ile uzaklaştırıldığımız bir yaşam biçimi. Kendinizi 2000 yıl öncesinde hayal edin, ne yerdiniz? Dağdan topladığınız meyve ve sebzeler, otlar, tohumlar, av hayvanları vardı. Yetiştirdiğimiz hayvanların yumurtuları, sütleri vardı. Yani insan yemeği işlemeyi öğrenmeden önce hayatları o kadar sağlıklı ve düzgündü ki, ölümler genelde salgın hastalık yahut hayvan saldırısı ile olurdu. Biz ne zaman iflah olmaz hastalıkların, obezitenin kucağına düştük, işte orada gıdayı nasıl ürettiğimize bakacağız. Ben çok dertliyim bu konuda, beni konuşturmayın.

ketojenik diyet nedir

Ketojenik Diyet Nedir, Kimler Yapabilir?

Herkes yapabilir. Ama doktor kontrolünden geçmek her zaman önemlidir. Bu diyeti layığı ile uygulayan şeker hastalarının her biri şeker hastalıklarından kurtulmuş. Zaten obezite vakalarında 1 yıl içinde 40 kilo kaybeden dahi var. Artık başarı hikayeleri internetin her yerinde, her sitede. İnsanların inanılmaz fotoğrafları , cesaret verici. Diğer yandan aslında vücut geliştirme ile ilgilenenler, atletler falan hep kullanılıyorlarmış bu diyeti yıllardır. Başka bir yazıda ketojenik diyetin faydalarına değineceğim.

Bilim Bunun Neresinde ?

Bu kısmı, ben bu işin bilimsel boyutu ile ilgileniyorum diyenlere özel yazdım. Amaaaan bana ne, kilo verdiriyorsa ben varım diyenler, hemen buradan en kapsamlı ketojenik diyet rehberine gidebilirler.

Bilimle ilgilenenler kaldı mı, herkes burada mı? Tamam anlatıyorum. Şimdi biliyorsunuz, çünkü siz bilimle ilgileniyorsunuz; vücut yiyecek olarak aldığı her şeyi içerde glikojene çeviriri. Bunun kabaca adı şekerdir. Glikojeni işlemek için ise insüline ihtiyaç duyar. İnsülin de yine vücutta üretilen bir hormondur. Glikojenler insülin sayesinde ihtiyacı olan yerlere taşınır ve eğer ihtiyaç fazlası olarak aldıysak, ki genelde ihtiyaç fazlası olarak alırız; yağ olarak depolanır. Hepimizin yıllardır yaptığı gibi günlük gıda alımımızı sınırlandıran karbonhidratın hatırı sayılır miktarda ve yağın yok miktarda olduğu klasik diyetlerde, tükettiğimiz kalori ile aldığımız kalori arasında fark vardır. Kilo verdiren şey de budur. Ama klasik diyetlerin sorunu genel itibariyle keyifsiz yemektir ve bir çok insan açlıktan şikayet eder. Bunu engellemek için öğün sayısı arttırılır ama bu da karşımıza sürekli yüksek kan şekeri olarak geri döner. Burada enerji kaynağımız şekeridir. Ancak eğer enerji kaynağımızı şekerden yağa çevirirsek ve karbonhidrat alımımızı kısıtlarsak vücut bunun stres olarak algılar ve bir süre sonra enerji kaynağını yağa çevirir. Bu durumda artık depodaki yağlar yakılmaya başlanabilir ve açlık durumu azalır, kilo vermek kolaylaşır.

İşte bu kadar basit! Ve açlık olmayan bir diyet ile karşı karşıyayız. Diyet bize diyor ki, acıktığında ye, doyduğunda yemeyi bırak. Matematik ise basit. %5 karbonhidrat , %75 yağ, % 20 protein.

Ben size nasıl başlarsınız, ne yiyebilirsiniz, her şeyi anlatacağım, Ebru iyi ki varsın diye bağıracaksınız. Aç kalmadan kilo vermek bir harika dostum.

Hadi Bi’yerden Başla!

En kapsamlı rehber için 

 

Ps: Ben başlayalı 3 hafta oldu. 3 haftadır deli gibi yabancı kaynak okuyorum, 3 haftada 3,5 kilo gibi bir azalma ile karşı karşıyayayım ve bu inanılmaz. Benim inatçı metabolizmam sonunda harekete geçti. Kendi hikayemi de yine biyerdenbasla.com da takip edebilirsiniz.

Ps2: 2 ayda 6 kiloya geldik 🙂