Peşin Hashtag: #Karaciğer Yağlanması ?

Sevgili arkadaş, şimdi burada sana karaciğer denilen sevgili organımızdan ve de onun başına ne haller getirdiğimizden bahsedeceğim, karaciğer yağlanması diye bir şey duydun mu mesela? Eğer lisedeki biyoloji dersini dinlediysen az bişi karaciğer hakkında bilgi sahibisindir. Ama Türkiye ortalamasının en kötü olduğu dersin biyoloji olduğunu düşünürsek muhtemelen sadece kara ve ak olmak üzere 2 ciğerimiz olduğunu biliyorsundur.

Akciğer önemsiz mi hayır ama bu yazının konusu karaciğer. Hani yerlerde yuvarlana yuvarlana içki içtiğin  o günlerde; ya da kendini  çikolatalardan, baklavalara vurduğun o günlerde karaciğerin seninle  olmasaydı, muhtemelen 3-5  dakika içinde ölürdün. Hiç kibar olmaya gerek yok, bu organın yeterince çalışmaması direk ölüme götürür. Çünkü görevi;  mideden ve bağırsaktan gelen kanın kontrolüdür. Burada ne kadar çer çöp artık madde varsa gariban hepsini alır ki temel amacı  kalbe temiz kan göndermektir.

karaciğeri yağlanması

Tamam aferin, ne kadar da akıllı organ mı dediniz. O akıllı akıllı olmasına da biz de akıl yok. Çünkü yediğimiz bir dilim pastanın, içinde vücuda pek faydalı bir şey olmadığı için, bu karaciğer arkadaş neredeyse tüm toksinlerle tek başına uğraşmak zorunda. Yarısı alınsa dahi kendini yenileyebilecek kadar sorumluluk bilinci olan bu organa yüklediğimiz zorlukların haddi hesabı yok. Maalesef ki bunların çoğu da boğazımızı tutulmamamız ile alakalı.

“Şimdi sana karaciğerdeki rahatsızlıkların nasıl bu sabah yediğin yarım kilo kıymalı börekle alakası olduğunu anlatayım. Sakın bir yere kaçma.”

 

NEDİR BU KARACİĞER YAĞLANMASI?

Karaciğer fonksiyonu gereği sindirim sisteminin temel parçası. Mideye indirdiğin yiyecekleri parçalamak üzere safra göndermesi mi dersin, sonra parçalanan minnak şekerleri, proteinleri alıp “du bakim kontrol edim” dedikten sonra, pirinçten taş ayıklar gibi toksinleri ayırması mı dersin; mantıyı  fazla kaçırdığın ve üstüne üstlük saat 9 da uyuduğun o akşam, ben şimdi bu fazla şekerleri depolayalım da bizimkine bir gün enerji mi lazım olur gibi düşünceli tavırlar takınmasını mı dersin, ne dersen de 10 numara bir organ.

karaciğer yağlanması

Peki biz bu arkadaşa çok yüklenince ne oluyor; bir defa hızlıca yağlanmaya başlıyor. Yağlanmanın iki nedeni var, o kadar çok toksik var ki, kendini korumak için yağlanıyor ya hut, sen bi gün kullanacaksın diye depoladığı enerji yani glikoz yani şeker, onun yağlanmasına sebep oluyor.O şimdi bu kadar sorumluluk sahibi bir organken, biz nasıl ona layık olamıyoruz biliyor musunuz, bir defa çok yiyerek, üstüne alkol alarak, zehir zehir diye bağırıp durduğum şekeri löp löp yutarak, bunlar hiç yetmezmiş gibi, azıcık bir yerimiz ağırsa koşa koşa ilaç alarak..

Zaten kıçım başım hep yağlı, karaciğer yağlı olsa ne olur mu dedin, duymamış olalım.. Zaten kıçın başın yağlıysa karaciğerin %70 ihtimal ile yağlı. Bu arkadaş yağlandığı zaman, fonksiyonlarını eksik yerine getirdiği gibi, kendini de kaybetmeye başlıyor. E sen ona o kadar alkol vermişsin, o da bir noktadan sonra “aman baş edemicem senle artık” diyor ve maalesef siroz gibi hastalıklara yakalanıyor. Sonrası da felaket oluyor.

“Bu gün Türkiye’ de 5 kişiden biri, karaciğer yağlanmasından muzdarip. Nakil için sıra bekleyenlerin ise %10’ u karaciğer bekliyor.”

Eğer kilo sorunu yaşıyorsanız karaciğerinizi kontrol ettirin, geç kalmayın çünkü karaciğer yağlanması ile baş etmek mümkün..

liver

 

not: Bu yazı, türkçe ve yabancı bir çok kaynaktan toplanarak derlenmiştir.